Ah, Budva… Karadağ’ın turistik cenneti, Balkanların incisi, Avrupalı turistlerin vazgeçilmezi. Ancak her cennetin arkasında gizlenen gerçekler vardır. Şimdi, bizi kendine hayran bırakan Budva’nın, cüretkar bir şekilde üzerini örtmeye çalıştığı “hayat”ını masaya yatıralım.


1. Turistik Cazibe Merkezi Olarak Budva: Budva, her yaz binlerce turisti ağırlıyor. Ancak bu turistik bolluk, yerel halk için bazen bir lanet olabiliyor. Sokaklar adeta yavaş yavaş yürüyen turist ordularıyla dolar taşar. Ayrıca, her yerde selfie çubukları! Şehrin tarihi dokusu adeta bu modern selfie saldırısına maruz kalıyor.


2. Yüksek Yaşam Maliyeti: Turizm cenneti olmakla birlikte, Budva’nın fiyatları da “cennet” seviyesinde. Özellikle yaz aylarında bir kahve fiyatıyla neredeyse bir öğrenci bursunu finanse edebilirsiniz. Öyle ki, bazen bir kahve için kredi çekmeyi düşünebilirsiniz.


3. Doğal Güzellikler vs. İnşaat: Budva’nın muhteşem sahilleri, doğal güzellikleri var. Ancak bu güzellikler, hızla yükselen beton yığınları arasında kaybolmaya başladı. Doğa ve betonun bu dansı, insanı bazen bir doğa belgeseliyle kentsel dönüşüm belgeselinin korkunç bir kırması gibi hissettiriyor.


4. Gece Hayatı: Gece hayatı deseniz, Budva’da adeta bir “Las Vegas” rüzgarı esiyor. Ancak bu rüzgar, bazen sizi denize doğru savurabilir. O kadar hareketli ki, sabahları hangi şehirde uyandığınıza şaşırabilirsiniz.


5. Lokal Kültür ve “Modernlik”: Budva, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle bilinir. Ancak bu zenginlik, globalleşen dünyada “modern” restoranlar, kafeler ve mağazalarla adeta bir “kimlik bunalımı” yaşamakta. Tarihi yapıların yanında neon ışıklı reklam panolarını görmek, insanı zaman makinesinde ileri-geri sürükleniyormuş gibi hissettirebilir.


Sonuç olarak, Budva; güzellikleri, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle kesinlikle görülmesi gereken bir şehir. Ancak, bu cennet köşesinin de kendi içindeki çelişkileri, sizi hem şaşırtacak hem de zaman zaman tebessüm ettirecek. Eğer bir “doğal habitat”ta, betonlaşmanın, turistlerin ve “modernliğin” tezatlarını görmek isterseniz, buyrun Budva’ya! Ancak şemsiyenizi yanınıza almayı unutmayın; çünkü burada sadece yağmurdan değil, selfie çubuklarından da korunmanız gerekebilir.